CHP Lideri Özgür Özel, Soma maden faciasının 11’inci yıldönümünde düzenlenen, ‘Maden İşletmelerinde İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Sempozyumu’na katıldı.

Whatsapp Image 2025 05 14 At 13.12.12 (4)

Özel, şunları söyledi:
"‘Soma’da bu facia niye yaşandı ve bundan sonra yaşanmaması için neler yapmak lazım?’ çok konuşuldu, bundan sonra da çok konuşulmaya muhtaç. Bütün bir süreci çok yakından yaşamış, yasama süreçlerini takip etmiş, devamındaki ikincil-üçüncül mevzuat çalışmalarını takip etmiş bir milletvekili sıfatıyla şunu söyleyebilirim ki o günlerde Soma faciası olduktan sonra Somalı madenciler, yapmaları gereken itirazı 301 arkadaşlarını kaybettikten sonra, birlikte olmaları gereken, itirazı baştan yükseltmeleri gereken sendikalarının fiilen olmadığını gördükten sonra büyük bir isyanla sokaklara dökülüp 5 bin - 6 bin kişi sendikaya doğru yürüyüp sendika yönetimini istifa ettirip, 5 bin-6 bin kişi kaymakamlık önüne gidip oturma eylemi yapıp, içlerinden seçilen 10 temsilcinin ülkenin başbakanıyla doğrudan görüştürüldüğü bir etkili ve dikkat çeken süreç yaşanıyordu. O süreçte işçilere 10 söz verildi, 10 söz kaleme alındı, 10 sözün altı imzalandı. Bu sözleri üçe ayıracak olursak üçte bir kısmı tamamen tutuldu. Bu tutulan söz, o güne dair örneğin çok da bence önemli kazanımları olan, hep dile getirdiğimiz, mücadelesini verdiğimiz iki gün hafta tatili sözü hayata geçti ve tutuldu. Yine iki asgari ücretin; yani yeraltında asgari ücretin iki asgari ücret olması sözü verildi, tutuldu. Şimdilerde aşındırılmaya çalışılıyor, fazla mesailer de onun içine dahil edilmeye çalışılıyor. Ölenlerin ailelerine verilen daire sözleri tutuldu. Bir kısım söz, büyük mücadelelerle yerine getirilebildi. Hiç kimse işten çıkarılmayacaktı, madenler yeterli, güvenli olana kadar devlet maaşları ödeyecekti. 2 bin 784 madenci, bir SMS mesajıyla işten çıktı. Tazminatları için beş yıl, altı yıl mücadele ettiler ve kurdukları Bağımsız Maden-İş Sendikası’nın kurucusu Tahir Çetin ile babasının hakkını arayan Ali Faik İnter bu mücadelenin içinde geçirdikleri bir trafik kazasıyla hayatlarını kaybettiler. Ondan sonra bütün Türkiye’nin bir daha vicdanı hareketi geçti ve ödemeler yapıldı. Sözlerin üçte biri tutuldu kategorik olarak. Üçte biri kısmen tutuldu; kısmi iyileştirmeler yapıldı. Efendim işte işçi sağlığı ve iş güvenliğine ilişkin örneğin karbonmonoksit maskesiyle çalışılmayacak… Zaten kazadan sonraki TMMOB raporunda var. 2 bin 684 tane karbonmonoksit maskesinin tarihi geçmiş zaten falan. Yerine oksijen maskeleri verilecek. İşte bu sözün bu kısmı tutuldu mesela. Ama esas olarak söylemek gerekirse madenler artık dünya standartlarında güvenli hale gelene kadar işletilmeyecek ve milletvekilleri madene inip ‘Buraları yeterince güvenlidir deyip, şahsi ve bedenini bir kefalet koymadan madenler bir daha çalıştırılmayacak’ gibi bir sözün hiçbir tarafı tutulmadığı gibi…”

Belediyelerin yetki alanları sınırlandırılıyor Belediyelerin yetki alanları sınırlandırılıyor

Whatsapp Image 2025 05 14 At 13.12.12

“ESAS KONUŞULMASI GEREKEN MESELELERİ KONUŞTURMADILAR”

“Bugün Türkiye’de tabii ki iyi örnekler vardır, bu çağda bazı yatırımcıların veya tabi oldukları kendi uluslararası standartlara uyan firmalar var. Bunları bir kenara ayırıyorum. Doğrusunu, eğrisini de ayıracak kadar biliyoruz; kiminki algı yönetimi, kiminki gerçek, kiminki yanlış. Ama bildiğim bir şey var; bugün Türkiye’de 301 madencinin daha hayatını kaybetmemesi analarının, eşlerinin duasına bağlı. Evden yollarken vedalaşıyorlar, onların arkasından okunan dualara bağlı. Evlatlarına bağışlanıp bağışlanmayacaklarına bağlı. Her an bir benzer kazanın olabileceği bir coğrafyada yaşıyoruz. Hatta 11 yıl önce ‘Efendim madende 301 kişi ölmedi…’ Bu algı yönetiminde çok ustalıkla iktidar partisinin de kullandığı bir şeydir. ‘...Efendim madende aslında 800 kişi öldü. Bunların 500’ü kayıt dışı Suriyelilerdi’ falan. Sonra 300 kişi ölünce ‘İyi, azmış’ falan. Veya ‘İki vardiya birden içerideymiş, değişim sırasında hepsi kaybolmuş, birini söylüyorlarmış…’ Kardeşim 302’ncinin anası nerede ağlıyormuş? Gösterin. Yok. Çünkü önce 600’ü konuşturup sonra 300’ü küçük sayı gibi göstermek, ‘İçeride 500 de Suriyeli çalışıyormuş’ deyip, onu konuşturup, esas konuşulması gereken meseleleri konuşmamak. İşte oradaki sensörlerin alarm verdiği, alarmların kapatıldığı konuşulmasın diye bu işleri konuşturmak. Biz o dönem bu tip dezenformasyonlarla mücadele ediyorduk. Ve diyorduk ki, ‘Bu madende yurt dışından gelmiş, kayıtsız kimse yok.’ 11 yıl öncenin yalanı, 11 yıl sonra Zonguldak’ın gerçeği oldu geçtiğimiz günlerde. Zonguldak’ta bir yabancı kayıt dışı işçi madende hayatını kaybetti. Daha beteri; onu bildirip de sorumluluğunu üstlenmemek isteyen işvereni onu aldı, götürdü ormanlık araziye. Orada yakıp, yok etmeye çalıştılar. Türkiye’de işçi sağlığı, iş güvenliği, işyerleri, madenler bir boyutuyla da böyle yerler.”

Whatsapp Image 2025 05 14 At 13.12.12 (3)

“BUNDAN SONRA DA HEP BİRLİKTE MÜCADELE EDECEĞİZ”

“Bu, kötülerle iyilerin arasında. Bu; bu rejimle, bu rejimin mağdur ettikleri arasında. Sömürülenlerle sömürenler arasında bir mücadele bu. O yüzden ben işte bugün akşam Silivri’de bir gece mitingi yapacağım, Cumartesi bir şehir mitingi yapacağım, döneceğim bir daha miting yapacağım. Bunlara karşı topyekûn mücadeleyi durmadan, duraksamadan vermek lazım. O yüzden mesela dünkü kalabalık çok kıymetlidir. Aileler diyor ‘Bizim burada 200 kişiyle toplandığımız oldu, 50 kişiyle toplandığımız oldu.’ Soma’ya sahip çıkma meselesi tarihi bir inatlaşma değil, Soma’ya sahip çıkma meselesi rejimle aramızda böyle iki tane inatçı keçi gibi kafa kafaya vuruşuyoruz. Biz inadımızı, biz mücadelemizi, biz gücümüzü bırakırsak yıkıp geçecek zaten hepimizi. Bizi yıkıp geçtiğinde daha nice 301’ler ezilir, niceleri ezilir. O yüzden çok anlamlı buluyorum burada olmanızı, bugün burada yapılacak tartışmaları. Gönül isterdi ben dün bütün gün burada geçirdim, bugün komple bir İstanbul programım var. Dün gidecektim ama Sayın Başkanı, meslek odamızı kıramadık. Bugün burada bu açılış konuşmasını yapmak istedim. Birazdan ayrılacağım ama her birinize başarılar diliyorum. Soma’ya sahip çıkan herkesi o temiz yüreklerinden öpüyorum. Bundan sonra da hep birlikte mücadele edeceğiz, yılmayacağız. Çok kalmadı. Biz başaracağız ve biz vicdanı olanların sesi olarak bu vicdansızlara karşı bu mücadeleyi eninde sonunda kazanacağız.”

Kaynak: HABER MERKEZİ