Konuşmasının başında Türkiye’de kadınlara yönelik şiddet sarmalının her geçen gün korkunç boyutlara ulaştığına değinen Başkan Özalper, "Sadece 7 ayda 249 kadın hayatını kaybetti. Bu rakam, soğuk bir istatistikten ibaret değil; her biri bir anne, bir kız kardeş, bir evlat, bir arkadaş. Onların her biri, yaşamı elinden alınmış bir hayal, bir gelecek. Bu sayılar, her gün karşımıza çıkan acı haberlerin, sarsılan hayatların trajik bir bilançosu. Kadınlar, erkek şiddeti yüzünden her gün can veriyor, ama iktidar seyrediyor." dedi. 

"İktidar, bu acımasız gerçekliğe karşı sessiz, kayıtsız ve duyarsız kalıyor"

Konuşmasında İstanbul sözleşmesine değinen Başkan Özalper, "Bu vahşetin sorumlusu kim? İstanbul Sözleşmesi'nden çıkarken 'Kadınları koruyacağız' diyenler şimdi nerede? Sözde kadınları koruma vaadiyle, kadınların hayatlarını nasıl tehlikeye attıklarını görmüyorlar mı? Neden her gün bir başka kadın, erkek şiddetinin kurbanı oluyor? Bu soruların yanıtını artık vermek zorundalar. Kadınların hayatları, hükümetin politik oyunlarına alet edilemez. İstanbul Sözleşmesi'ni bir gecede fesheden zihniyet, kadınların yaşam hakkını yok saydı. Bu ülkenin kadınları, güvende olmayı, yaşamayı hak ediyor. Biz kadınlar, sadece yaşam savaşını değil, aynı zamanda hak savaşını da veriyoruz. Ancak iktidar, bu acımasız gerçekliğe karşı sessiz, kayıtsız ve duyarsız kalıyor. Kadınların canı, bu ülkenin siyasi manevralarına kurban edilemez!" diye konuştu. 

Manisalı kadınlardan şiddete karşı gece yürüyüşü Manisalı kadınlardan şiddete karşı gece yürüyüşü

"Bu cinayetlerin son bulması için hep birlikte ayağa kalkmalıyız"

Kadın cinayetlerine sessiz kalan politikacıların da suça ortak olduğunu kaydeden Başkan Özalper son olarak şu ifadeleri kullandı:

"İstanbul Sözleşmesi yaşatır dedik, dinlemediler. Şimdi kadınlar ölüyor, toplum can çekişiyor. Artık yeter! Kadınlar bu ülkede sadece hayatta kalmak değil, güvenle, özgürce yaşamak istiyor. Her yeni cinayetle birlikte, toplumun vicdanı kanıyor. Cinayetlerin sorumlusu olan erkekler kadar, bu şiddeti durdurmayan ve hatta sessiz kalarak destekleyen politikacılar da bu suça ortaktır. Bu cinayetlerin son bulması için hep birlikte ayağa kalkmalıyız. Kadınlar olarak, korkmayacağız, sinmeyeceğiz, boyun eğmeyeceğiz. Her gün bir kadın cinayeti haberi duymaktan yorulduk, bıktık, öfkeliyiz! Biz kadınlar, birbirimizin sesi olacağız, birbirimizin güvencesi olacağız. Birbirimize sımsıkı sarılarak bu adaletsizlikle mücadele edeceğiz. Erkek şiddetinin bu topraklardan silinmesi için, İstanbul Sözleşmesi'ni geri getirmek ve kadınları gerçek anlamda koruyacak politikaların hayata geçirilmesi için mücadelemizi sürdüreceğiz. İktidar, kadınların haykırışını artık duymak zorunda."

Muhabir: PERVİN İNCE