Dedikodu ile, yalan ve iftira ile baş edebilmek mümkün değildir. Bunlara maruz mu kaldınız, hiç sıkmayın canınızı, siz orada değilsiniz diye yapılıyor.
Orada olsaydınız zaten müdahale ederdiniz. Bunları yapanlar da dinleyenler ve taşıyanlar da zavallıdır bilesiniz...
Bunları çeşitli nedenlerle yaparlar ve en önemli nedeni ise bunu yapanların (konuşan ve dinleyip yayanların) kendisi ile barışık olmamasıdır ve aptal olmalarıdır...
Dedikodu, yalan ve iftira için yukarıda yazdıklarım toplumda gündelik yaşamda insanlar arasında yapılanlara yönelik.
Ancak birde siyasi çıkar amaçlı yapılan dedikodu, yalan ve iftira kampanyaları var ki; işte orası çok tehlikeli ve bir o kadar da etik ve ahlak dışı..!
34 yaşında bir kadın siyasetçi Manisa'da Şehzadeler Belediye Başkanı seçilen Gülşah Durbay için yapılmadı mı?
Üstelik rahatsızlığı nedeniyle kemoterapi tedavisi gördüğü hassas bir süreçte.
Halkın iradesiyle seçilmiş başta İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu olmak üzere CHP’li birçok belediye başkanı için yapılmadı mı? Şimdi de yine bir kadın siyasetçi, CHP Genel Başkan Yardımcısı Gökçe Gökçen için aynı iftira ve karalama kampanyaları yapılmıyor mu?
Bunları yapanların kendisi ile barışık olmaması ve aptal olmalarından kaynaklı falan değil, basbayağı bilinçli, kasıtlı siyaseten çıkar sağlamaya yönelik bir eylem biçimidir...
Kendi yandaşlarından oluşan trol ordularıyla yapılan dedikodu, yalan ve iftiralarla kimler linç edilmedi, yalan ve iftiralarla, düzmece montaj videolarla kimler Silivri zindanlarını boylamadı ki bu ülkede..!
Bu tür yalan ve iftiraya maruz kalanlar için “Sıkmayın canınızı siz orada değilsiniz diye yapılıyor. Orada olsaydınız zaten müdahale ederdiniz. Bunları yapanlar da dinleyenler ve taşıyanlar da zavallıdır bilesiniz” demek ve bu kadar basite almak mümkün değil elbette..!
Yirmi dört yıldır bu ülkede FETÖ kumpasları ile ne canlar yandı ne aileler darmaduman edildi. FETÖ taktikleriyle seçim meydanlarında yapılan dedikodu, yalan, iftira ve düzmece montaj videolarla seçmen kandırılmadı mı? Bu siyasi yalan ve iftiralarla ülkenin geleceğine el konulmadı mı?
En çokta insanın canını yakan ne biliyor musunuz? Bütün bu siyasi dedikoduyu, yalan ve iftirayı yapanların dini, Allah’ı, peygamberi ve Kuran’ı dillerinden düşürmeyenlerce yapılıyor olması.
Keşke bu ülkeyi ve insanlarını o dinsiz, Allahsız, kitapsız diye suçladığınız ateistler, solcular, sosyalistler ve komünistler kadar sevebilseydiniz…
Suçladığınız bu insanlar kadar hümanist olabilseydiniz keşke..!