BAŞARILDIĞINDA DEMOKRASİ TARİHİMİZ BU GÜNLERİ ALTIN HARFLERLE YAZACAK…

Manisa’nın evladı Eczacı Özgür Özel ile Türkiye Eczacıları Birliği (TEB) Genel Sekreterliğinden kendisine yapılan bir teklifle siyasete geçiş yaptığı 2009 yılı Ocak ayı başlarında tanışmıştık. Tanıştığımız o yıllarda siyaseti henüz bilmiyor ama zeki, analitik düşünen ve ileriyi gören, hazır cevap biri olduğunu keşfetmiştim. Elbette siyasette pişinceye kadar bazı hataları olacaktı, oldu da. Ama bu hatalardan hep ders çıkarıp tecrübe edinmesini de bildi. Bir de ekibindeki yakın çalışma arkadaşlarını iyi belirleyebilse tam bir lider olmayı başaracak. Ama inanıyor ve umuyorum ki; günü geldiğinde onu da başaracak. Zaten bu saatten sonra başka yolu da yok.

Özgür Özel, 19 Mart sonrası saray rejimi tarafından partisine ve kendisine yapılan ele geçirme operasyonlarına karşı müthiş bir savunma hattı geliştirdi. Saray faşizmine karşı yapılan bu savunma mücadelesi, bütün örgütlü demokrasi güçleri ile birlikte başarıldığında demokrasi tarihimiz bu günleri altın harflerle yazacak.

Özgür Özel’in saray rejimine karşı yaptığı son hamlesinin anlamı ne?

CHP lideri Özgür Özel, iktidarın 15 Eylül’de CHP’de yönetimi değiştirme planına karşı dahice bir hamle yaptı.

CHP, Genel Başkan Özgür Özel’in çağrısıyla 21 Eylül‘de olağanüstü kurultay yapacak.

Plan siyaseten çok zekice. Ankara’daki mahkeme, Özgür Özel ve ekibini yönetimden uzaklaştırır ve Kemal Kılıçdaroğlu’na teslim ederse, YSK’nın son kararıyla birlikte bu kurultayı kimse durduramaz. Kılıçdaroğlu, 21 Eylül’de kurultayı yapmak zorunda kalacak. Bu seçimli kurultaydan asla kaçamaz. Kemal Kılıçdaroğlu ve ekibinin partiyi kurultaysız 1,5 yıl yönetme planı da boşa çıkacak. Yani sözün özü, girdiği her seçimi kaybeden Kemal Kılıçdaroğlu kurultayda yapılacak seçimi de kaybedecek. Kendi makus tarihi açısından ne acı değil mi?

Eee bazen insan kendi siyasi kaderini kendi tayin edermiş, ne diyelim…